Algıda seçicilik, insanın algı sürecinde etkili olduğu kabul edilmiş psikolojik bir kavramdır.

Çevrede bulunan uyarıcılardan, olaylardan ya da nesnelerden bir ya da birkaçına dikkati yöneltmektir.

Kişinin daha önce yaşadığı deneyimlerin, önyargıların, rüyaların ve benzer her türlü duygulanımın o anki algılama düzeyinde etkili olduğunu ifade eder.

Algıda seçiciliği etkileyen dış etmenler; uyarıcının şiddeti, aşırı zıtlık, hareketlilik, süreklilik, tekrar, alışılmışın dışındaki uyarıcılar ve tanışıklıktır.

İç etmenlerse; beklenti, ilgi, gereksinim ve inançtır.

Kişi ihtiyaçlarına ya da dış uyarıcılara göre algıda seçim yoluna gidebilir. Bir insanın dikkatini mesleğiyle ilgili haberlere yöneltmesi algıda seçiciliğe iyi bir örnektir ve en önemlisi kişinin bu yönelmeleri bilinçli olarak yapmamasıdır.

Kurumlarda da bu psikolojik gerçeklik süreci geçerlidir. Yaşanan deneyimler, proje başarıları veya başarısızlıkları, aşırı zıtlıklar veya yüksek riskler, kriz yönetimi süreçleri veya beklenti yönetimi ve en önemlisi ticari gereksinmeler ve potansiyel işlere olan inanç.

Kurumlar da kişilerden mürekkep oluşumlardır ve belli bir deneyim sürecinden sonra kendi reflekslerini oluştururlar.

Ersa bünyesinde oluşan bu iş refleksi, projelerin kabulü ve işe başlama öncesinde; gereksinimler, mühendislik formasyonu, ticari karlılık, süreç verimliği, rekabetçi maliyet  analizleri sürecinde, seçicilik kavramı ile açıklanabilecek bir risk değerlemesi ve başarı öngörüsü kaynaklı motor refleks oluşturmaktadır.

Bu reflekse dayalı proje öngörüleri sayesinde ve kurumsal süreç yönetimi Ersa’nın, her projede başarılı bir kapanış yapan ve sektörde yerini gittikçe sağlamlaştıran yükleniciler arasında yerini almasını sağlamıştır.